Esat kabaklı ozan arif. Betoffice casino.

Ayhan Songar, Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş, Cemil Meriç ve daha pekçok o asra ışık tutan mütefekkir ve bilim adamlarına elinden tutup konferans verdiren birisi gibi işte bir çarşamba sohbetlerinde Ozan Arif’i dinledikten sonra ki hatıramızdır. Bugün ikisi de rahmetli olan Servet Kabaklı dostum, “Maranki hoca artık bugün Ozan Arif’e gerçeği söyleme zamanı, bilsin” dedi ve sözü bana verdi: Ben de oradaki hazirunun huzurunda “Bak Arif kardeşim! Bir gerçek var işte bugün senin Türkiye’de bulunmana ve bu sözleri söyleme özgürlüğünü sana veren Turgut Özal’dır. ” denildiğinde palabıyıklı ozanımız ‘nasıl yani dediğinde’ söze Servet Kabaklı başlar. “Bak Arif kardeşim biliyorsun ben Özal’a Turgut abi derim. Ahmet hoca da çok yakınında. Adnan Kahveci beyle yakın çalışma mesafesi içinde olduk! Bir gün Turgut Özal bizi çağırdı ve dedi ki ‘bu ülkede yurtdışına ihtilal hükümetince vatandaşlıktan atılmış, yasaklı, kaçak veya gönderilmiş ne kadar vatan evladı varsa arsızlığa, hırsızlığa, namussuzluğa vs. bulaşmamış ne kadar vatan evladı varsa bana bir liste çıkarın bu evlatlarımızın yeri bu topraklardır. Onlar bu topraklar için mücadele verdiğinden hicrete maruz kaldılar! Onları vatanlarına döndürmek bizim onlara en azından insanlık ve vefa borcumuzdur’ dedi! Ve senin ismin ilk verilenler, ilk kabul edilenler arasındaydı ve sen bugün Turgut Özal’ın bu ferasetli ve tarihe iz bırakan duruşuyla bugün bu Türk Edebiyat Vakfı’nda konuşabildin! Yoksa yine gurbet ellerde sazınla baş başa olacaktın!” TARİH TEKERRÜR EDİYOR! Yaklaşık 35 sene önce yaşanan bu hadiseler aynen günümüzdeki gibi o zamanın İslamcı ve milliyetçi denen partileri meydanlarda haçlı ruhunun kirli ittifakı olan partilerle işbirliği içinde, içimizdeki devşirme dönmeleri ve aralarına alarak rahmetli Turgut Özal’a savaş açmış, bugünkü şer ittifakı bir farkla Türkiye’nin Türkmenbeyi milliyetçi hareketin lideri rahmetli Alparslan Türkeş’in çizgisinde ferasetli duruşuyla devletin adamı Bahçeli, beklenen Türkiye’nin her zor döneminde yapılması gereken hamleyi yapmış ve tarihi iz bırakan “cumhur iktifakı” kurarak ve destek vererek “devlet, ebed, müddet” fikrini bir kere daha gün yüzüne çıkararak tarihe adını yazdırmıştır! Hocam derdi ki; Evladım ağzından bir laf çıkmadan 10 kere düşün, dokuz kere tart! Bir kere daha düşün hayırlı ise söyle! Bugün Ozan Arif’i hatırlarken hakikaten Dede Korkutları hatırladık. Son 20 yılda devlet sanatçısı, şairi, bilim adamı, gazetecisi vs. Bakalım şimdi önümüzde 10-15 günlük bir kabaklı bekleme süresi var.